Kur’an-ı Kerim hem veliler hem de çocuklar için birbirinden farklı hikâyeler ve dersler barındırmaktadır. Kimi zaman bir yol gösterici, kimi zaman ilham, kimi zaman ise önemli hakikatleri bizlere sunan ayetler içermektedir. Kıssa içeren ayetler sadece biz yetişkinler için değil, aynı zamanda çocuklarımız için de birçok anlam ifade etmektedir. Kıranı Kerimden kıssaları çocuklarımıza küçük yaşta anlatmak, onların değerler eğitimini destekleyeceği gibi aynı zamanda güzel bir kişilik inşa etmeleri için önemli birer adım olacaktır. Peki, Kur’an-ı Kerim’de geçen kıssaları çocuklara nasıl anlatmalıyız? Kur'an-ı Kerim'de geçen kıssalar nelerdir?
Kıssa, Kur’an-ı Kerim’de geçen, insanların ibret alması gerektiği için birçok ders barındıran anlatılar bütünüdür. Kimi zaman bir peygamberin başından geçen olayların anlatıldığı, kimi zaman ise başka olaylarla Allah’ın bize yol gösterdiği, kurallar verdiği bu ayetlerle kendimize yol çizmeli; bu kurallar dâhilinde yaşamalıyız. Zaman zaman sert olayların da anlatıldığı bu kıssaları sadeleştirerek çocuklarımıza vermeliyiz. Peki, çocuklara Kur’an-ı Kerim’i nasıl anlatacağız? Çocuklarımıza hangi kıssaları anlatmalıyız? Çocuklara tefsiri nasıl vermeliyiz?
Kur’an-ı Kerim bir bütündür. Bu yüzden her ayet, her sure kendi içerisinde büyük önem taşırken, bazı ayetler hem Allah hem de Peygamber tarafından Müslümanlara örnek gösterilmiştir. Mesela Yâsîn Suresi, Kur’an’ın kalbi olarak adlandırılmıştır. Bunun yanı sıra belli başlı kıssalar da insanlar için önemli dersler taşımaktadır.
Yüce Allah, kıyametin kopacağını ve ahirette insanların diriltileceğini daha anlaşılır kılmak amacıyla Kehf suresindeki ayetlerde ibretlik bir olaya, yani “Ashâb-ı Kehf” kıssasına yer vermiştir. “Ashâb-ı Kehf” ifadesi, uzun yıllar boyunca bir mağarada uyutulduktan sonra tekrar hayata döndürüldükleri bildirilen “mağara arkadaşları” anlamına gelir.
Allah’a iman eden bir grup genç, yaşadıkları toplumda yaygın olan putperestliğe karşı çıkarak zulümden korunmak için bir mağaraya sığınmışlardı.
Yanlarında bulunan köpekleriyle birlikte mağarada derin bir uykuya dalan bu gençlerin yaklaşık 309 yıl sonra uyandıkları düşünülmektedir. Uyandıklarında sadece bir gün ya da daha az bir süre uyuduklarını sanan gençler, içlerinden birini yiyecek almak üzere şehre gönderdiklerinde halk, onların durumunu fark etmiş ve bu olay sayesinde Allah’ın vaadinin gerçek olduğuna dair inançları pekişmiştir. Ashab-ı Kehf kıssasında geçen köpeğin ismi ise Kıtmir'dir.